Canlılığın, gelişmiş halde ya da ilkel bir yapı halinde diğer bir gök cisminden geldiğini savunan görüşlerdir. Bu taşınımın yine gelişmiş bir canlı tarafından uzay araçlarıyla ya da pasif olarak yapıldığını ileri süren birçok varsayım, günümüzde kurgu - bilim olarak tartışılmaktadır. Bu varsayımlar benimsense dahi, canlılığın, diğer gök cisimlerinde nasıl oluştuğunu açıklayamadıkları için evrimsel olarak fazla önemleri yoktur. Ozon perdesinin üstünde, güneşten gelen kısa dalgalı ışınların, canlılar üzerinde ne denli öldürücü etki yaptığını daha önce gördük. Bu durumda yıldızlar arasında, dolayısıyla güneş sistemi içerisindeki bölgede, canlıların çıplak olarak yaşamlarını sürdürmeleri ilke olarak olanaksız görülmektedir. Bununla beraber son zamanlarda, atmosferin üst tabakalarında (50 km. kadar yüksekte) yeryüzünden, hava akımları ve uzaya kaçan gazlarla birlikte sürüklenen değişik mikroorganizma türlerine, durgun evreye girmiş halde, rastlanmıştır. Bu mikroorganizmaların, güneşten gelen fotonların itici etkisi altında, bizim dışımızdaki uydulara (Mars'a iki haftada ulaşabilir), hatta diğer yıldız sistemlerine ulaşma olasılığı düşünülebilir. Bu yolda karşılaşılan en büyük tehlike, kısa dalgalı ışınların yıkıcı etkisidir. Uzaydaki yaklaşık - 150 C0'lik sıcaklığa, yine bir çeşit durgun evreye girerek dayanabilirler. Dünyada -273o C'ye uzun süre dayanabilen bazı birhücreliler, hatta bazı ilkel çok hücreliler bilinmektedir.

Yapılan Yorumlar

Henüz kimse yorum yapmamış.

Bu sayfada yer alan bilgilerle ilgili sorularınızı sorabilir, eleştiri ve önerilerde bulunabilirsiniz. Yeni bilgiler ekleyerek sayfanın gelişmesine katkıda bulunabilirsiniz.

Yorum Yapın

Güvenlik Kodu