08/12/2009 20:19
30 Kasım 2007 tarihinde Isparta’da meydana gelen uçak kazasından son anda kurtulan Doğuş Üniversitesi Fen Edebiyat Fakültesi Dekan Yardımcısı Doç. Dr. Serkant Ali Çetin, kendi üniversitelerinden dördüncü bilim adamı olarak uçakta olacaktı. Ancak Çetin, ailevi nedenlerden dolayı gidişini erteleyince ölümden döndü. Birlikte ortak bir çalışma içinde olduklarını anlatan Çetin "Doğuş Üniversitesi Türkiye'de ilk defa kurulacak olan Türk Hızlandırıcı Merkezi'nin 10 ayağından birini oluşturuyordu. 10 üniversite ortak çalışıyordu bu projede. 4 fizikçi olarak bu projede yer aldık. Aslında dördümüz aynı uçakta yer alacaktık. Ama 2 - 3 hafta önce, ailevi bir problemimden dolayı programımı değiştirmem ve sadece son gün toplantının yönetim kuruluna katılmam söz konusu oldu.

Ölen arkadaşlarını anlattı

Pazar günü uçacaktım. Dün akşam çok rahatsız oldum, kabuslar gördüm. Şimdi anladım ki, gördüğüm kâbuslar gerçekleri yansıtan şeylerdi. Sabah 07.30'da haberi aldığımda anlamlandırabildim." Prof. Şenel Boydağ'ın bilimsel ve insani yönüyle her zaman kendilerine yardımcı olduğunu kaydeden Serkant Çetin, şöyle devam etti: "Çok örnek alınacak yönü vardı. Hayatta yaptığı işe ve arkadaşlarına karşı çok sağlam bir duruşu vardı. İskender Hikmet, öğrencilerin sevgilisi arkadaşımdı. O kadar güzel bir diyalog kurardı ki öğrencileriyle. Mustafa ise üniversiteye katılmasından beri beraber çalıştığım arkadaşımdı. Çok başarılı bir fizikçiydi. Doktorasını yapıyordu. Benim acım bu 3 insanla sınırlı değil maalesef. Ben Boğaziçi mezunuyum. Aynı projede beraber çalıştığım yüksek lisans ve doktora tez hocam Boğaziçi Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Engin Arık da aynı uçaktaydı. Benim gibi, benden daha iyi yetiştirmeye çalıştığı iki öğrencisi de aynı uçakta bulunuyordu. Bu 6 kişi için bilim şehidi lafı çok yerinde. Çok önemli bir hedef uğruna, tahmin edilemeyecek bir kazaya kurban gittiler."

HABER

Düşen uçakla ilgili kuşku dolu soru işareti...

Miliyet 1 Aralık 2007

İstanbul-Isparta seferini yaparken düşen Atlasjet’e ait uçağın kaptan pilotu Serhat Özdemir’in İzmir’de yaşayan ablası Nevin Öztan, kardeşinin çok iyi bir pilot olduğunu, uçağın pilot hatasından veya teknik arızadan dolayı düştüğüne inanmadıklarını, olayın sabotaj olabileceğini bildirdi.

AA muhabirinin İzmir’deki evlerinde görüştüğü endüstri mühendisi Nevin Öztan, sabah erken saatlerde uçağın düştüğü haberini aldıktan sonra büyük bir merak ve tedirginlikle mürettebat ve yolcuların durumunu öğrenmeye çalıştıklarını söyledi. Uçağın kaptan pilotu olan kardeşi Serhat Özdemir ile mürettebat ve yolculardan kurtulan olmadığını duyduklarında gözyaşlarına boğulduklarını belirten Nevin Özdemir, şöyle konuştu:

"Evli ve 3 çocuklu olan kardeşim Serhat Özdemir, Antalya’da oturuyordu.

Hava Harp Okulu mezunuydu. Aynı zamanda İTÜ elektrik-elektronik mühendisliğini bitirdi. 1981 yılından bu yana pilotluk yapıyordu. 1990 yılında ordudan ayrıldı ve bir süre ABD’de yaşadı. Daha sonra ABD vatandaşı oldu ve çifte pasaport taşımaya başladı. Benim kardeşim profesyonel bir pilottu. Teknik arızası olan bir uçakla kesinlikle uçmazdı. Uçakta öğretim üyeleri de varmış. Uçağın pilot hatasından veya teknik bir arızadan dolayı düştüğüne inanmıyorum. Sabotaj olabilir."

GÖZLER BİLİM ADAMLARINDA

Isparta'ya gelen bilim adamlarının, Eğirdir ilçesinde gerçekleştirilecek 'Türk Hızlandırıcı Merkezinin Teknik Tasarımı ve Test Laboratuvarının Kurulması' başlıklı DPT projesinin IV. Çalışma toplantısına katılmak için yola çıktıkları öğrenildi.

Korkunç kazada hayatını kaybedenlerin arasında bulunan 6 bilimadamının Türkiye'nin nükleer araştırmalarında çok önemli role sahip oldukları ortaya çıktı.

Kazanın Nükleer enerji konusunun hararetli bir şekilde tartışıldığı ve Türkiye'nin nükleer güç kullanımına ilk adımlarını attığı günlere denk gelmesi soru işaretlerini artırdı.

BAKAN'A "UÇAK DÜŞÜRÜLDÜ MÜ?" SORUSU

Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Hilmi Güler, uçakta ölen yolcular arasında bulunan 6 bilim adamının, Türkiye için çok önemli stratejik projelerde çalıştıkları için uçağın düşürülmüş olma ihtimali bulunup bulunmadığına ilişkin olarak, "Şimdiden böyle bir değerlendirme yapmak yanlış olur" dedi.

Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Güler, Anadolu Doğaltaş, Mermer ve Teknolojileri Fuarı’nı gezerken, bazı gazeteciler, düşen uçakta ölen 6 bilim adamının "Ulusal Türk Hızlandırıcı Merkezi Projesi"nde çalıştıklarını ve Türkiye’nin nükleer enerji ve toryum madeniyle ilgili projelerinde yer aldıklarını ifade ederek, uçağın stratejik projelerin engellenmesi için dış güçler tarafından düşürülmüş olma ihtimali bulunup bulunmadığını sordular. Bakan Güler de gazetecilerin bu sözleri üzerine, "Bu konuda şimdiden ve bu kadar erken değerlendirme yapmak doğru olmaz.

Böyle bir şeyin olacağını sanmıyorum. İnceleyelim. Şu anda böyle bir bilgimiz yok. Bu yüzden değerlendirme yapmak yanlış olur" dedi.

SDÜ’DEN PROJE YÜRÜTÜCÜSÜ DOÇ. DR. SUAT ÖZKORUCUKLU

Süleyman Demirel Üniversitesinin "Ulusal Türk Hızlandırıcı Projesi"nin yürütücüsü Doç. Dr. Suat Özkorucuklu da iddiaların hatırlatılması üzerine, bu konuda bir şey söylemenin mümkün olmadığına işaret ederek, "Kazada hayatını kaybeden bilim adamları arasında yer alan Prof. Dr. Engin Arık çok değerli bir bilim kadınıdır. Prof. Dr. Engin Arık, İsviçre’nin Cenevre kenti yakınlarında kurulu, ’European Organization for Nuclear Research’deki ’Atlas Deneyi’nde çalıştı ve deneye adını verdi" dedi.

Doç. Dr. Özkorucuklu, "Ulusal Türk Hızlandırıcı Projesi"nin, "hızlandırıcı teknolojisi"ni Türkiye’ye kazandırmak üzere başlatıldığını ve 10 farklı üniversiteden 80 kişinin bu projede çalıştığını hatırlatar

ak, "Engin hocamızın bu projedeki deneyimi çok çok önemliydi" diye konuştu.

ISPARTA VALİSİ: O BÖLGE UÇAĞIN GEÇİŞ NOKTASI DEĞİL

Isparta’nın Keçiborlu ilçesi yakınlarında düşen uçağın enkazı üzerinde helikopterle uçan Isparta Valisi Şemsettin Uzun, "O bölge uçağın geçiş noktası değil" dedi.

Vali Şemsettin Uzun, uçağın düştüğü bölgenin üzerinde helikopterle uçup, gözlem ve keşif yaptıktan sonra Isparta Süleyman Demirel Havaalanı’nda gazetecilere yaptığı açıklamada, tüm güvenlik ekiplerinin ve ambulansların olay yerinde olduğunu belirterek, şunları söyledi:

"Enkazın üzerinde helikopterle uçtuk. Bütün ambulanslar orada. Uçak oraya nasıl indi anlamak mümkün değil. Sırtın öbür tarafına düşmüş.

Ağaçlık ve biraz kayalık bir bölge. Uçak perişan vaziyette. Üzüntülüyüz.

O bölge uçağın geçiş alanında değil"

Önceki
Önceki Konu:
Engin Abat
Sonraki
Sonraki Konu:
Ahmet Maranki

Yapılan Yorumlar

Henüz kimse yorum yapmamış.

Bu sayfada yer alan bilgilerle ilgili sorularınızı sorabilir, eleştiri ve önerilerde bulunabilirsiniz. Yeni bilgiler ekleyerek sayfanın gelişmesine katkıda bulunabilirsiniz.

Yorum Yapın

Güvenlik Kodu
Popüler Sayfalar:
Son Ziyaretler: