Stres kavramı endüstrileşen her toplumun hemen öğrendiği psikolojik kavramlardan biridir. Bal taş ye Baltaş'ın (1986) Türkçe yayını kavramı ayrıntılarıyla incelemektedir. Burada kısaca kavramı tanıtacağız.

Genel Uyum Belirtisi

Bir organizma çevresine sürekli uyum yapma durumuyla her an karşı karşıyadır. Bireyin dış çevresindeki fiziksel koşullar ya da içinde bulunduğu sosyal ortamdaki psikolojik koşullar uyumu ya kolaylaştırır ya da zorlaştırır. Uyumun zorlaştığı anlarda organizma bedensel ve psikolojik olarak yorulmaya başlar. Dış çevredeki fiziksel koşullara basit bir örnek olarak havanın soğukluğu verilebilir. Hava soğudukça birey kendini korumak ve bir anlamda çevreye uyum yapmak için üstüne birşeyler giymek, ya da daha sıcak bir ortama gitmek zorunluğunu duyar. Psikolojik koşullara örnek olarak da üniversite giriş sınavlarına çalışan bir kimseyi düşünebilirsiniz. Sınava hazırlanma kaygısı, sınavda geçme veya kalma korkusu bireyde gerginlik yaratır. Bireyin, fizik ve sosyal çevreden gelen uyumsuz koşullar nedeniyle, bedensel ve psikolojik sınırlarının ötesinde harcadığı gayrete "stres" adı verilir.

Psikolog Selye (1976) stresin üç dönemli bir süreç olduğunu ileri sürer. İlk dönem alarm tepkisi adını alır. Bu dönemde otonom sinir sistemi gayet faal bir duruma geçer ve salgı bezlerini uyararak kana bol miktarda adrenalin ve onun etkisi altında ortaya çıkan diğer biyokimyasal maddeleri pompalar. Salgıların etkisi altında vücut alarm durumuna geçer ve ortaya çıkacak acil durumlarla uğraşmaya hazırlanır.

Stres veren uyarıcı ya da ortam devam ederse ikinci dönem ortaya çıkar. İkinci basamağa direnç dönemi adı verilir. Bu dönemde organizma yapmış olduğu alarm tepkisini ortadan kaldırır, stresli ortama "bir tür uyum" yapar ve kandaki biyokimyasal maddeleri geri çeker. Organizma, sanki normal koşullar altında işliyormuş izlenimini verir. Ne var ki, gerçekte organizma yorulmaktadır ve içten içe direncini yavaş yavaş kaybetmektedir.

Üçüncü basamağı oluşturan tükenme döneminde beden artık stresin baskısına dayanamaz, direncini kaybeder, ilk alarm dönemindeki bazı belirtiler geri döner, hastalıklar ortaya çıkmaya başlar ve bazı durumlarda ölümle sonuçlanır.

Stresin Nedenleri ve Sonuçları

Stresin kaynaklarını iki yönden gruplayabiliriz:

1) Stres kaynağını bedenin içinde veya dışında oluşuna göre gruplamak olanağı vardır.

2) Bir başka gruplama da stresleri bedensel ve psikolojik kökenli olarak ayırır. Yukarıdaki örneklerde verilen diş ağrısı ve gürültünün her ikisi de bedensel türden stres kaynağıdır. Bir yakının ölmesi, boşanma, iki kişi arasındaki darılma ve küsmeden ileri gelen stresler ise, psikolojik türdendir.

Bazı Amerikalı psikologlar olayların belirli bir stres ağırlığı ve bir anlamda "stres katsayısı" olduğunu ileri sürmüşler ve geniş çapta bir araştırmaya girerek, Amerikan toplumu içinde stres veren olayların bir listesini yapmışlardır . Bu psikologlara göre, bir kimse bir yıl içinde toplam olarak 300 ya da daha yukarı stres puanı toplarsa, stresin ağırlığı altında değişik bedensel ve psikolojik hastalıklar geliştirme ihtimali artar.

Stres olaylarının ağırlıkları Amerikan kültürü içinde anlamlıdır. Salamon Sorios tarafından, 1982 yılında izmir'de yapılan araştırma sonucunda Türkiye'ye özgü stres puanları saptanmıştır. 116 maddelik ölçekte yer alan hayat olayları arasında en yüksek stres değeri taşıyanlardan örnek olarak seçilenler Tablo 9.3'te verilmiştir. Bu tablodan da görüleceği gibi, Türk kültürü içinde yapılan araştırmalarda listeye yeni bazı olaylar eklenmiş ve tabloda gösterilen olayların ağırlıklarında da bazı değişiklikler olmuştur.

Okuyucu için önemli olan, bazı olayların stres ağırlıklarının farklı olduğunu ve toplam stres ağırlık puanlan çoğalınca, bireyin ciddi hastalıklara maruz kalabileceğini, öğrenmesidir.

Friedman ve Rosenman (1974) standart risk faktörlerinin kroner kalp hastalıklarının ancak %50'sini açıklayabildiğin!, hastaİann diğer %50'sinde böyle bir risk faktörü söz konusu olmadığı halde kroner kalp hastalığının görüldüğünü ortaya koymuştur. Kalp cerrahı olan iki bilim adamı, 35-59 yaşları arasındaki 3524 erkeği 15 yıl boyunca izleyerek, belirli bir davranış biçiminin kroner kalp hastalığına sebep olduğunu son derece açık bir biçimde kanıtlamışlardır.

Önceki
Önceki Konu:
Seçim Senin
Sonraki
Sonraki Konu:
E.f.t Uygulamaları

Yapılan Yorumlar

Henüz kimse yorum yapmamış.

Bu sayfada yer alan bilgilerle ilgili sorularınızı sorabilir, eleştiri ve önerilerde bulunabilirsiniz. Yeni bilgiler ekleyerek sayfanın gelişmesine katkıda bulunabilirsiniz.

Yorum Yapın

Güvenlik Kodu