10/04/2014 7:00
Alm. Mine (n.), Fr. Mine (m), İng. Mine. Yeraltında bulunan mineral veya fosil. Kimyâda metal mânâsında da kullanılmaktadır.

Yurdumuzdaki mâdenler:

Târihî kayıtlara göre Anadolu’nun çok eski asırlardan beri bir mâdenler yatağı olduğu anlaşılmaktadır. İzmir yakınlarındaki Sard şehrinde demirin ilk defâ eritildiği söylenir. Hititliler devrinde mâdencilik çok gelişmiştir. Maraş’ın kuzeyindeki Firnis ve Kartal demir yatakları Hititliler tarafından, Ergani mâdeni ise Finikeliler tarafından işletilmiştir. Gümüşhacıköy’de Hititlilerden kalma eski bir Kurşun mâdenine âit kalıntılara rastlanmıştır. Osmanlı Devletinin kuruluşundan îtibâren mâdenciliğe çok önem verilmiştir. İnegöl ve Bilecik’in fethi buralarda bulunan demir yatakları bakımından önemliydi. Sultan BirinciMurâd Han, Bulgaristan ve Sırbistan üzerine düzenlediği seferlerde öncelikle bu ülkelerin mâden yataklarını elegeçirdi. Buradan Osmanlı Devletinin daha kuruluş devresinde, mâdenler gibi ekonomik bir değere nasıl önem verdiği anlaşılmaktadır. Mâdenlerin işletilmesi ile ilgili ilk teşkilatlanma, Kara Timurtaş Paşanın teklif ettiği fikirler doğrultusunda yapıldı. Mâdenler Mâden Emini tarafından yönetilirdi. Osmanlı Devletinin kuruluşundan îtibâren Anadolu’da Küre, Gümüşhane, Keban, Espiye, İnegöl, Ergani, Kiği, Bilecik, Akdağ, Van, Erciş, Niğde, Kilisehisar, Malatya, Larende, İçel, Maraş ve Kayseri’de altın, demir, bakır, gümüş ve güherçile ocakları ile ayrıca Rumeli, Novobor, Samokar, Srebernice, Kratova, Sidrekapis, Ruhnik, Kamenegrad, Koçanya ve Taşoz ocakları işletilmiştir. Bir ara işletilmesi duran Bakü’deki zift kuyuları (petrol) Özdemiroğlu Osman Paşa tarafından 1583’te tekrar işler hâle getirildi. Buharlı gemilerin faaliyete geçmesinden sonra kömürün önem kazanması üzerine Anadolu’da yapılan araştırmalar sonucunda 1822-1829 yılları arasında Ereğli-Zonguldak kömür yatakları bulunmuştur. Burada üretime 1849 yılında başlanmıştır.

Krom yatakları ise, 1848’de bulunmuş, bu mâdenin değerlendirilmesine ileri teknoloji ile 1930’da başlanmıştır.

Mâdenciliğin büyük yatırımlar gerektirmesi, özel sermâyenin sınırlı olması sebebiyle ve ülkenin yeraltı servetlerini verimli bir biçimde değerlendirme gâyesiyle 1933 yılında Ekonomi Bakanlığına bağlı iki kuruluş meydana getirilmiştir. Bunların birincisi Petrol Arama ve İşletme İdâresi adını taşımaktadır. İkinci kuruluş ise, Altın Arama ve İşletme İdâresidir. Bunlar yerlerini daha sonraları (1935 yılında, 2804 sayılı kânunla) Mâden Tetkik ve Arama Enstitüsü’ne bırakmışlardır. Mâden arama, işletme ve değerlendirme çalışmalarını yönlendirecek çalışmalar, daha sonraki yıllarda sürdürülmüştür.

Türkiye, dünyâ mâden ve hammadde rezervlerinin binde üçüne sâhiptir. Bor tuzları ve lületaşı rezervlerinin yarıdan çoğu yurdumuzdadır. Bunların yanında kromit, manyezit, mermer, perlik, barit, alüminyum ve zımpara taşları gibi önemli mâden rezervlerine de sâhip bulunmaktayız.

Türkiye’de elde edilen mâdenlerden kişi başına üretim, dünyâ ortalamasının üçte biri kadardır. Dünyâda mâdene olan ihtiyaç, her geçen sene yüzde sekiz civârında artmaktadır. Sanâyi bakımından ileri ülkeler bunları, henüz memleketlerinde sanâyi teşekküllerini tam kuramamış yarı gelişmiş ülkelerden temin etmektedirler. Yurdumuzdaki en önemli mâdenlerden bâzıları şunlardır:

Taşkömürü: Günümüzde sanâyide çok kullanılan taşkömürü, Batı Karadeniz’de Zonguldak-Ereğli havzasında bol miktarda bulunmaktadır. 1849’da yabancı bir firma tarafından işletilmeye başlanan yataklar, 1937 yılında devletleştirildi. Uzun yıllar evlerde yakacak olarak kullanılan taşkömürünün kalori değeri yüksektir. Bu sebepten, alınan bir kararla sâdece sanâyide kullanılmaya başlanmıştır.

Linyit: Memleketimizin hemen hemen her bölgesinde linyit yataklarına rastlanmaktadır. Bilhassa; batıda Soma, Tavşanlı, Tunçbilek, Değirmisaz; doğuda Afşin-Elbistan havzası; Orta Karadeniz’de Çeltek (Amasya) yatakları en önemli olanlarıdır.

Demir: Ağır sanâyinin önemli hammaddesi olan demir, başta İç Anadolu Sivas (Divriği) ve Kayseri’de, batıda Edremit yöresinde çıkarılır. Bu önemli yatakların yanında İç Anadolu’nun çeşitli yörelerinde çıkarılmaktadır.

Bakır: Türkiye’nin birçok yerinde bakır madenine rastlanır. Diyarbakır’da (Ergani), Artvin’de (Murgul), Batı Karadeniz’de (Küre) çıkarılmaktadır.

Krom: Önemli krom rezervleri: Doğu Anadolu’da Guleman; Akdeniz’de Fethiye, Köyceğiz; İçbatı Anadolu’da Dağardı’ndadır.

Bor minerali: Marmara bölgesinde BalıkesirSusurluk; İçbatı Anadolu’daKütahya (Emet), Balıkesir-Sındırgı ve Eskişehir (Kırka) yatakları, kalite bakımından çok kıymetlidir.

Diğer mâdenlerden alüminyum, BatıToroslar’da; kurşun, OrtaToroslar, Akdağmadeni (Yozgat), Balya (Balıkesir) da; civa, İzmir Körfezinde Karaburun civârında, İç Anadolu bölgelerinde çıkarılmaktadır. Ayrıca Isparta Keçiborlu’da kükürt; Muğla ve yöresinde zımpara taşı ve Eskişehir’de v çevresinde önemli lületaşı yatakları vardır.

Petrol: Zamanımızda enerji ihtiyâcının büyük bir kısmını karşılayan petrol, Türkiye’de ilk defâ 1940’ta Güneydoğu Anadolu’da Raman Dağı eteklerinde bulundu. O günden bugüne kadar petrol elde etme çalışmaları hızla devam etmektedir. (Bkz. Petrol)

Yapılan Yorumlar

Henüz kimse yorum yapmamış.

Bu sayfada yer alan bilgilerle ilgili sorularınızı sorabilir, eleştiri ve önerilerde bulunabilirsiniz. Yeni bilgiler ekleyerek sayfanın gelişmesine katkıda bulunabilirsiniz.

Yorum Yapın

Güvenlik Kodu