08/12/2009 20:19
Mahmud Abbas, 1935 yılında, İsrail’in işgali altındaki Safed kasabasında dünyaya geldi. 1948’de bir mülteci olarak gittiği Suriye’de bir süre öğretmen olarak çalıştı. Daha sonra Şam ve Kahire üniversitelerinde hukuk eğitimi gördü. Moskova’da tarih alanında doktora yaptı.

Abbas, çalışma hayatına Katar’da atıldı. Burada ilerde kendisini Filistin hareketinin başına getirecek ilk adımları atarak, yeraltında faaliyet gösteren Filistinli grupları organize etmeye başladı. Burada yetiştirdiği gençler daha sonra Filistin Kurtuluş Örgütü’nde önemli görevlere geldi..

Mahmud Abbas, Yaser Arafat ile birlikte El Fetih’i kurdu. Filistin davası için mücadele ederken, Arafat’ı Ürdün, Lübnan ve Tunus’taki sürgününde yalnız bırakmadı.

Abbas, hep arka planda olmayı tercih etse de, bu durum onun uluslararası arenada, Arap liderleri ve istihbarat şefleriyle güçlü bağlantılar kurmasını engellemedi. Bu bağlantılar onun Filistin Kurtuluş Örgütü’nde yükselmesini de sağladı. İlk olarak örgütün mali işlerinin sorumluluğunu aldı. 70’lı yıllarda güvenlikle ilgili görev üstlendi, 1980’de ise FKÖ’nün ulusal ve uluslararası ilişkileri departmanı sorumlusu oldu.

Pragmatik olarak tanınan Abbas siyasi alanda riskli kararlar almaktan çekinmedi. İsrail-Filistin çatışmasına barışçıl çözüm bulunmasını savundu, Yahudi gruplarla diyaloğa destek verdi, iki devletli çözümden yana oldu. Oslo’daki gizli görüşmelere katılan Filistin heyetinin başkanlığını üstlenmesi Abbas’ın FKÖ içinde güvercin olarak tanınmasına yolaçtı. 1993 yılında örgüt adına İsrail ile barış anlaşmasına imza attı.

69 yaşındaki abbas, 48 yıllık bir sürgünden sonra 1995’te Filistin topraklarına döndü.

2003’te, İsrail ile ABD’nin Yaser Arafat’ı muhatap olarak kabul etmemelerinin ardından yeni lider adayı olarak sivrildi. Aynı yıl Filistin Özerk Yönetimi’nin ilk başbakanı oldu; ancak tüm yetkilerine sahip olamadı, bu da hareket alanını oldukça sınırladı. Yaser Arafat ile yaşadığı iktidar mücadelesi sonucu 4 ay sonra başbakanlığı bıraktı. Arafat’ın ölümüyle FKÖ genel sekreterliğine getirildi.

El Fetih liderlerinden Mervan Barguti’nin adaylıktan çekilmesinin ardından, Filistin halkının çoğunluğunun desteğiyle seçimleri kazandı.

HAKKINDA YAZILANLAR

Arafat'ın yerine kim geçecek

Hürriyet 29.10.2004

Arafat'ın ölümü halinde Filistin yönetimin başına geçebilecek 5 isim ön plana çıkıyor.

Ahmed Kurey: Filistin Başbakanı, Arafat'ın eski destekçilerinden. 1993'te Oslo'da İsrail ve Filistin arasında gerçekleşen gizli görüşmelerde kilit rol oynamıştı. 66 yaşındaki Kurey'in son aylarda kendisine yeterli yetkiyi vermemekle eleştirdiği Arafat'la arası açık.

Mahmud Abbas: Filistin Kurtuluş Örgütü'nün Arafat'tan sonraki en önemli ismi. 69 yaşındaki Abbas, liderlik için Kurey'den sonraki en güçlü aday.

Mervan Barguti: Cinayet suçundan halen İsrail'de hapis yatıyor. Uzun dönemde Arafat'ın en güçlü halefi konumunda. İkinci "İntifada" hareketinin yöneticilerinden.

Muhammed Dahlan: Eski içişleri bakanı. Halen Gazze Şeridi'nin güvenlik şefi. Reform yanlısı genç yönetim içinde göze çarpan isimlerinden. İsrail'in Gazze Şeridi'nden tek taraflı çekilmesi ardından düzeni sağlayabilecek bir lider olarak görülüyor.

Revhi Fettuh: Filistin Parlamento Sözcüsü, yasalara göre, Arafat'ın ölümünün ardından 60 gün süreyle başkanlık görevini sürdürecek. Liderlik için zayıf adaylardan biri olmasına karşın kilit konularda karar alınırken diğerlerini etkileyecek bir isim.

GÜNDEM

Zafer Abbas’ın

Hürriyet 10.01.2005

Filistin Devlet Başkanlığı seçimlerinde zafer, oyların yüzde 66.3’ünü alan El Fetih adayı Mahmud Abbas’ın oldu.

Arafat’ın halefinin belirlendiği yarışta ipi ikinci göğüsleyen Mustafa Barguti yüzde 19.7’de kalırken, Arap dünyasının ilk tam demokratik seçimine yüzde 66 oranında katılım sağlandı.

Yaser Arafat’ın halefini belirlemek üzere Filistin’de dün yapılan devlet başkanlığı seçimlerinde, El Fetih adayı Mahmud Abbas, yüzde 66.3 oy oranı ile ipi göğüsledi. Filistin Siyaset ve Kamuoyu Araştırmaları Merkezi’nin yaptığı sandık çıkış anketine göre, Abbas’ın en güçlü rakibi insan hakları savunucusu Mustafa Barguti yüzde 19.7’yi aşamadı. Diğer adaylar arasında ise sadece yüzde 3.8 alan Filistin Kurtuluşu Demokratik Cephesi adayı Tayser Halid yüzde 3 oranını aştı.

TSİ 07.00’de başlayan seçim, İsrail kontrol noktalarındaki sıkı denetimi yüzünden geciken seçmenler nedeniyle iki saat geç bitirilerek 21.00’de tamamlandı.

6 bin seçmenin kayıtlı olduğu Doğu Kudüs’te beklenen oldu ve oy vermede sıkıntılar yaşandı. Gazze’den İsrail’e fırlatılan 2 füze ve sandıkların bulunduğu bir okula İsrail askerinin açtığı ateş can kaybına neden olmasa da, ortam gerildi.

ARAFAT’IN RUHUNA

Seçimin favorisi Abbas oyunu Arafat’ın karargahı Mukata’da ailesiyle birlikte kullandı. Sonuçların ardından Abbas, ‘Filistinliler’in çektiği acı bitecek. Bu demokrasi gününde, Filistinliler’in demokrat ruhuna şükran borçluyuz. Zafer, şehit kardeşimiz Arafat’ın ruhuna armağan olsun’ dedi. Abbas’ın seçim kampanyasını yürüten Tayyib Abdelrahim, ‘Bu zafer, tüm dünyaya bir demokrasi mesajıdır. El Fetih’in gücünü, Hamas’ın güçsüzlüğünü göstermiştir’ diye konuştu.

İsrail, ‘Abbas’ın barış çağını başlatmasını umuyoruz’ açıklamasını yaparken, ABD Başkanı George W. Bush sonucu ‘cesaret verici’ buldu. Avrupa Birliği Dış Politika Şefi Javier Solana ise, ‘Bu tarihi bir an’ dedi.

- - - - - - - -

Farklı bir kaynaktan derlenen biyografisi:

Mahmud Abbas, 1935 yılında, İsrail’in kuzeyinde bulunan Safed kasabasında dünyaya geldi. 1948’de bir mülteci olarak gittiği Suriye’de bir süre öğretmen olarak çalıştı. Daha sonra Şam ve Kahire üniversitelerinde hukuk eğitimi gördü. Moskova’da tarih alanında doktora yaptı.

Abbas, çalışma hayatına Katar’da atıldı. Burada ilerde kendisini Filistin hareketinin başına getirecek ilk adımları atarak, yeraltında faaliyet gösteren Filistinli grupları organize etmeye başladı. Burada yetiştirdiği gençler daha sonra Filistin Kurtuluş Örgütü’nde önemli görevlere geldi..

Mahmud Abbas, Yaser Arafat ile birlikte El Fetih’i kurdu. Filistin davası için mücadele ederken, Arafat’ı Ürdün, Lübnan ve Tunus’taki sürgününde yalnız bırakmadı.

Abbas, hep arka planda olmayı tercih etse de, bu durum onun uluslararası arenada, Arap liderleri ve istihbarat şefleriyle güçlü bağlantılar kurmasını engellemedi. Bu bağlantılar onun Filistin Kurtuluş Örgütü’nde yükselmesini de sağladı. İlk olarak örgütün mali işlerinin sorumluluğunu aldı. 70’lı yıllarda güvenlikle ilgili görev üstlendi, 1980’de ise FKÖ’nün ulusal ve uluslararası ilişkileri departmanı sorumlusu oldu.

Pragmatik olarak tanınan Abbas siyasi alanda riskli kararlar almaktan çekinmedi. İsrail-Filistin çatışmasına barışçıl çözüm bulunmasını savundu, Yahudi gruplarla diyaloğa destek verdi, iki devletli çözümden yana oldu. Oslo’daki gizli görüşmelere katılan Filistin heyetinin başkanlığını üstlenmesi Abbas’ın FKÖ içinde güvercin olarak tanınmasına yolaçtı. 1993 yılında örgüt adına İsrail ile barış anlaşmasına imza attı.

69 yaşındaki abbas, 48 yıllık bir sürgünden sonra 1995’te Filistin topraklarına döndü.

2003’te, İsrail ile ABD’nin Yaser Arafat’ı muhatap olarak kabul etmemelerinin ardından yeni lider adayı olarak sivrildi. Aynı yıl Filistin Özerk Yönetimi’nin ilk başbakanı oldu; ancak tüm yetkilerine sahip olamadı, bu da hareket alanını oldukça sınırladı. Yaser Arafat ile yaşadığı iktidar mücadelesi sonucu 4 ay sonra başbakanlığı bıraktı. Arafat’ın ölümüyle FKÖ genel sekreterliğine getirildi.

El Fetih liderlerinden Mervan Barguti’nin adaylıktan çekilmesinin ardından, Filistin halkının çoğunluğunun desteğiyle seçimleri kazandı.

Önceki
Önceki Konu:
Ahmed Kurey
Sonraki
Sonraki Konu:
Mervan Barguti

Yapılan Yorumlar

Henüz kimse yorum yapmamış.

Bu sayfada yer alan bilgilerle ilgili sorularınızı sorabilir, eleştiri ve önerilerde bulunabilirsiniz. Yeni bilgiler ekleyerek sayfanın gelişmesine katkıda bulunabilirsiniz.

Yorum Yapın

Güvenlik Kodu