17/12/2013 18:00
Alm. Ozon (n), Fr. Ozone (m), İng. Ozone. Mavi renkli, karakteristik kokulu, her molekülünde üç tâne oksijen atomu bulunduran patlayıcı bir gaz.

Van Marum 1786’da elektriklenmiş havanın güzel kokusunun farkına varmıştır. 1839’da Schönbein, fosforun havadaki oksitlenmesinde de aynı kokunun hâsıl olduğunu tespit etti. Marignac ve de la Rive, ozonun, oksijenin bir başka çeşidi olduğunu göstermişlerdir. Fazla miktardaki istihsali Werner Von Siemens’in yüksek voltajlı elektrikle çalışan makinasının keşfinden sonra mümkün olmuştur. Havadaki miktarı az olduğundan hoş kokuludur. Yüksek konsantrasyonlarda yakıcı kokuludur. Çok kuvvetli bir oksitleyicidir. Molekül ağırlığı 48, kaynama noktası -119°C’dir. Suyun birim hacmindeki ozonun çözünürlüğü 0,0088’dir. Ozon, oksijenin enerji absorblamasıyla meydana gelir. Oksijenin allotropudur. Özellikleri oksijenden çok farklıdır. Ozon, atmosferin dünyâdan îtibâren 10-45 kilometrelik mesâfesinde (ozonosferde) az miktarda bulunur. Atmosferin yüksekliği normal şartlara göre (0°C, 760 mm Hg) hesaplanırsa sekiz kilometreye iner, ozon bu yüksekliğin ancak üç milimetrelik kısmını teşkil eder. Atmosferde ozon, mor ötesi radyasyonun tesiriyle oksijenden teşekkül etmektedir. Ozon tabakası, dalga uzunluğu, 2200-3200 A° olan ışınları absorbe eder. 2200 A°dan küçük olan ışınları da oksijen tabakası absorbladığından, yeryüzüne gelen güneş ışığındaki ultraviyole ışınları, yaklaşık 3200 A° dalga boyundadırlar. Durum böyle olmasaydı dalga boyu 3200 A°’den küçük, termik gücü büyük ışınların tesiriyle yeryüzünde hayat olmayacaktı. 22 km yükseklikte atmosferin ihtivâ ettiği ozon miktarı, hacimce milyonda bir kadardır. Daha aşağılarda bu miktar on milyonda bir mertebesindedir. Ozon, organik maddeleri yükseltmeyip kendisi ayrıştığından, havada ancak indirgen maddelerin bulunmadığı kısımlarda rastlanır. Onun için kapalı yerlerden ziyâde dağlık, ormanlık yerlerde veya deniz üstündeki havada rastlanır, evlerin havasında ozon yoktur.

Elde edilişi:

1. Teknikte ozon, sâdece elektriksel yolla elde edilir. Kullanılan elektrik 10.000 volt veya daha yüksektir. Frekansı 500-2000 Hz alternatif akımdır. Kullanılan cihaza ozonizatör denir. Hava veya oksijen kurutulduktan sonra aralarında birkaç milimetre mesâfe bulunan cam duvarlar arasından geçerken ozonlaşırsa da bir kısmı bozulacağından elde edilen verim ancak hacimce % 12’ye kadar çıkar. Oksijenle çalışırsa verim hava ile elde edilenden daha büyüktür. Buna sebep, hava azotunun ozonla kısmen oksitlenmesidir.

2. Perklorat asidinin (HClO4) -50°C’de elektroliziyle,

3. Klorun suya tesiriyle,

4. Peroksitlerin derişik sülfat asidiyle etkileşmesiyle,

5. Susuz potasyum permanganatın (KMnO4), derişik sülfat asidiyle muâmelesiyle,

6. Oksijeni ultraviyole ışınla ışınlamayla ozon elde edilir.

Kullanılışı: Ozon çok müessir, kuvvetli bir oksitleyici olmasına rağmen, pahalı olmasından dolayı pek az kullanılır. Başlıca; içme sularının dezenfeksiyonunda, un ve benzeri maddelerin beyazlatılması, bâzı organik madde fabrikasyonunda, tiyatro v.s. gibi yerlerin havasını temizlemekte kullanılmaktadır.

Önceki
Önceki Konu:
Ahmed Fakih
Sonraki
Sonraki Konu:
Biyoloji

Yapılan Yorumlar

Henüz kimse yorum yapmamış.

Bu sayfada yer alan bilgilerle ilgili sorularınızı sorabilir, eleştiri ve önerilerde bulunabilirsiniz. Yeni bilgiler ekleyerek sayfanın gelişmesine katkıda bulunabilirsiniz.

Yorum Yapın

Güvenlik Kodu