08/12/2009 20:18
1800 yılında Kayseri-Develi'de (Everek) doğdu.Develi ilçesi imamı Cafer Ağa’nın oğludur. Öğrenimine memleketinde başladı, İstanbul'da tamamladı. Sultan Abdülmecid döneminde İstanbul'da yedi yıl kaldı. Âşık kahvehanelerinde, konaklarda ve hatta sarayda çalıp söyledi. Tasavvufa ilgi duydu. Hicivleri yüzünden İstanbul'dan kaçmak zorunda kaldı. Bir süre Halep'te bulundu. Memleketine döndü. Hayatının son zamanları yokluk ve sefalet içinde geçti. Âşık ve dîvân tarzı şiirler yazdı. Sistemin aksayan yönlerini hicvetti. Beşerî duyguları sağlam bir dil ve içten bir anlatımla şiirleştirdi. Şiirleri üzerine çeşitli araştırmalar yapıldı ve yayınlandı.1866 yılnda öldü.

Gönül senden geçer yardan geçemez

Bağlanmış ikrara kavi özlüyüm

Her sözüm dinleyen özüm seçemez

Sırat köprüsünden ince sözlüyüm

Benim sözüm çürük değil sağ gibi

Çürük sözler erir akar yağ gibi

Üzerinden kervan geçer dağ gibi

Yokuşluyum sanma beni düzlüyüm

Yolcu ateş yakmak ile yol almaz

Erenlerin dokunduğu çul yanmaz

Cehennemde günah yanar kul yanmaz

Ben günahtan sürmelenmiş gözlüyüm

Seyrani aradım onu her yerde

Aşk-ı hakikatla düştüm bu derde

Tuttum günahımdan yüzüme perde

Rabbim divanında kara yüzlüyüm

********

Ateş vapurunu icat eyleyen

Yelken açıp yel kadrini ne bilsin

Süleyman dır kuş dilini söyleyen

Her Süleyman dil kadrini ne bilsin

Hayvanlarda bir kaç çeşit fıkralar

Kimi düzen aşar kimi yorgalar

Gübreliğe inip kokan kargalar

Has bahçede gül kadrini ne bilsin

Seyrani babanın beli büküldü

Ağzının içinde dili döküldü

Davud nebi haddesinden çekildi

Saz çalmayan tel kadrini ne bilsin

Önceki
Önceki Konu:
Ali Akıf Bir
Sonraki
Sonraki Konu:
Pir Sultan Abdal

Yapılan Yorumlar

Henüz kimse yorum yapmamış.

Bu sayfada yer alan bilgilerle ilgili sorularınızı sorabilir, eleştiri ve önerilerde bulunabilirsiniz. Yeni bilgiler ekleyerek sayfanın gelişmesine katkıda bulunabilirsiniz.

Yorum Yapın

Güvenlik Kodu
Popüler Sayfalar: