Genellikle şişmanlamak çok kolay bunun yanı sıra zayıflamak oldukça zordur. Bu nedenle şişmanlığın tedavisinden önce, önlenmesi daha doğrudur. Şişmanlığın önlenmesinde en önemli kural, küçük yaşlardan itibaren enerji dengesine uygun bir beslenme alışkanlığının kazandırılmasıdır. Çocukluktan itibaren fazla yağlı, şekerli ve sadece kalori veren; vitamini, proteini düşük besinlerin tüketilmemesine dikkat edilmelidir. Dört besin grubundan her öğünde dengeli bir şekilde beslenme sağlanmalıdır. Çocuklukta alınan kiloları ileride vermek çok zordur ve şişmanlığın zararlı etkileri bu yaşlardan itibaren başlamaktadır. Bu nedenle halk arasında bilindiği gibi "şişman çocuk, sağlıklı çocuk" demek değildir. Gereğinden fazla yağ dokusu, kalori deposudur. Yiyecek ve içeceklerle alınan kaloriyi sınırlayarak bu depoyu kullanmak mümkündür. Bu nedenle zayıflamak isteyen kişinin;

1. Harcadığından daha az kalori alması gerekir.

2. Kişinin yediği besinler protein, vitamin ve mineraller bakımından yeterli olmalıdır.

3. Doyurucu ve bireyin beslenme alışkanlığına uygun besinler seçilmelidir.

4. Diyetle birlikte beden hareketleri arttırılmalıdır.

Hızlı zayıflayan kişi verdiği kiloları çok kısa sürede geri alır. Bu nedenle haftada 0.5- 1 kg veya ayda 4 kg. zayıflamak en uygunudur. Şişman olan kişinin yiyeceği besinler seçilirken öncelikle, şeker, tatlı, pilav, makarna , börek gibi yiyeceklerle , yemeklere eklenen yağlar azaltılmalıdır. Böylece diyetin protein, vitamin ve minerallerini değiştirmeden kalorisi azaltılmış olur. Doygunluk vermesi için kalori değeri düşük sebzeler ve meyveler sık kullanılabilir. Özellikle yemeklerden önce bir parça sebze ve meyve açlığı biraz olsun gidererek fazla yemek yemeyi önler. Kepekli ekmek ve kuru baklagiller tokluk verdiklerinden şişman kişilere önerilmelidir. Etli yemeklere yağ konmamalı, yemekler yağda kızartılmamalıdır. Günde en az 2 litre su içilmelidir, fakat su yemek sırasında içilmemelidir. Kişilerin şişman olmalarını engellemek için temel önlemler çok önemlidir. Örneğin, kişilerin yeterli ve dengeli beslenme konusundaki bilgi ve bilinç düzeylerinin artırılması, beslenme alışkanlıklarının olumsuz etkilendiği durumlardan kaçınma becerilerinin geliştirilmesi, yemek yeme alışkanlıklarının düzenli ve dengeli hale getirilmesi, abur-cubur olarak nitelendirilen besinlerin tüketilmemesi gibi pek çok olumlu beslenme davranışı doğumdan itibaren planlı ve programlı bir şekilde kazandırılmaya çalışılmalıdır. Bu tür yaklaşımların toplumsal düzeyde, ülke politikalarına yansıtılmış olması programların başarılı olabilmesi için çok önemlidir. Sağlığın her alanında olduğu gibi beslenme konusunda da koruyucu önlemler tedavi hizmetlerine göre çok daha kolay uygulanabilir ve ucuzdur. Dünyanın pek çok bölgesinde konu ile ilgili konu ile ilgili sağlığı geliştirme ve eğitimi çalışmalarına hız verilmiştir. Ancak bu yaklaşımlar toplumlar arasında farklılık göstermektedir. Örneğin, ABD'de yapılan bir çalışmada şişmanlığın önlenmesine yönelik besinlerin yapılarının ve ücretlerinin değiştirilmesi çalışmalarının, sağlık eğitimi çalışmalarından daha öncelikli olacağı üzerinde durulmuştur. Bu etkinlikleri toplumsal düzeyde uygulamak ne yazık ki çok kolay değildir. Bu nedenle, şişmanlık oluştuktan sonra gereken pek çok girişim de özellikle şişmanlığın neden olduğu hastalıkların önlenebilmesi açısından önem kazanmaktadır. Şişmanlık ile mücadelede tedavi yöntemleri olarak diyet tedavisi, fiziksel etkinliğin artırılması, davranış değişikliği tedavisi, gerekli durumlarda ilaç tedavisi ve cerrahi tedavi yöntemleri kullanılmaktadır. Özellikle ilk üçünün birlikte uygulanması tedavinin başarısını artırmakadır. Şişmanlık için diyet tedavisinin başlıca amaçları vücut ağırlığını istenilen düzeye indirmek, besin öğesi gereksinimlerini yeterli ve dengeli olarak karşılamak, yanlış beslenme alışkanlıkları yerine doğru beslenme alışkanlıkları kazandırmak ve vücut ağırlığı istenilen düzeye geldiğinde tekrar kilo alımını engellemek ve sürekli kilo kontrolünü sağlamak olarak sıralanabilir.Davranış değişikliği, şişmanlık tedavisi yaklaşımları arasında uzmanlar tarafından çokfazla üzerinde durulan bir yöntemdir. Davranış değişikliğinin kişi tarafından benimsenmesi ve yaşam biçimi haline getirilebilmesi, verilen kiloların geri alınmasının önlenmesi açısından son derece önemlidir. İlaç tedavisi ve cerrahi tedavi özellikle diğer yaklaşımların yetersiz olduğu durumlarda konunun uzmanları tarafından uygulanması gereken yöntemlerdir. Bu iki yaklaşımda sağlık çalışanlarının etik açıdan dikkat etmeleri gereken noktalar vardır. Her iki yöntemin şişmanlığın önlenmesine yönelik diğer yöntemlerle desteklenmesi verilen kiloların geri alınmasını önlemek açısından çok önemlidir.Sonuç olarak bir sağlık sorunu olarak kabul edilen şişmanlık ile mücadele sistematik bir yaklaşım gerektirmektedir. Sorunun çözümü için sağlık çalışanlarının ekip hizmeti anlayışı ile yaklaşımları, şişman bireylerin konuyu önemsemeleri ve sağlığın korunması ve sürdürülmesi için zayıflamanın önemli bir koşul olduğunu kabul etmeleri onların bireysel mücadele gücünü artıracaktır.

Yapılan Yorumlar

Henüz kimse yorum yapmamış.

Bu sayfada yer alan bilgilerle ilgili sorularınızı sorabilir, eleştiri ve önerilerde bulunabilirsiniz. Yeni bilgiler ekleyerek sayfanın gelişmesine katkıda bulunabilirsiniz.

Yorum Yapın

Güvenlik Kodu