08/12/2009 20:18
1888 Süleyman Efendi (k.s.), Silistre’nin Hezergrad kasabasının Ferhatlar köyünde dünyaya geldi.

1913 Dârü’l-Hilâfeti’l-Aliyye Medreseleri Kısm-ı Âli (Sahn) Medresesine girdi. Doğrudan üçüncü sınıftan başladı.

1915 3.Sınıf 1.şubesini 90 üzerinden 88 puanla bitirdi.

1916(Eylül) 4. Sınıfı 80 üzerinden 76 ile bitirdi.

1916(30 Eylül) Medreset’ül-Mütehassisin’in (Süleymaniye Medresesi) Tefsir-Hadis bölümüne girerek Hâfız Ahmed Paşa Medresesine kaydoldu.

1918 İstanbul Müderrisliği Ruûsu verildi.

1919(27 Mayıs) Süleymaniye Medresesinin Tefsir-Hadis şubesinden mezûn oldu.

1926 Köyü olan Ferhatlar’ı son defa ziyaret ederek 40 gün kaldı.

1927 Babası Osman Efendi vefat etti.

1936 Bi’l-fiil irşâd vazifesine başladı.

1939 İlk defa tevkif edilerek, birinci şubenin tabutluklarında işkence ve hakaretle dolu 3 gün geçirdi.

1941 Bulabildiği bir kaç talebeye ilim öğretmeye başladı.

1944 İkinci defa tevkif edildi. Birinci şube tabutluklarında, 8 gün işkenceye tabi tutuldu.

1949 Kur’ân kurslarının açılmasına, sınırlı da olsa müsâade eden kanunun yürürlüğe girmesiyle, Süleyman Efendi Hazretlerinin ilim öğretme faaliyeti bir nebze rahatladı.

1951 Süleyman Efendi Hazretleri, Şehzadebaşı’ndan Kısıklı’ya taşındı ve Avrupa yakasındaki talebelerin tedrisini damadı Kemal Kacar’a bıraktı.

1951 Çamlıca’da, Konya Lezzet Lokantası sahibi Mustafa Bey’in köşkünün birinci katında ilk düzenli Kur’ân Kursu faaliyeti başladı.

1952 Çamlıca’da Aziz Mahmud Hüdayi Hazretlerinin Çilehanesinin yanında ilk resmi Kur’an Kursu, Üsküdar müftülüğüne bağlı olarak açıldı.

1956 Cezâyir Müslümanlarının Fransız sömürgeciliğiyle mücadelesi esnasında, vaazlarında "Müslüman kardeşlerimize duâ edelim" dediği için, defalarca karakola çağrıldı ve ifadesi alındı.

1957 Bursa’da tertiplenen mehdilik hâdisesi üzerine tutuklandı ve Kütahya Hapishanesi’nde, 69 yaşında olmasına rağmen 59 gün hapsedildi. İdam talebiyle yargılandı, berâat etti.

1959 (16 Eylül) İstanbul Kısıklı’daki Hâne-i Seâdetlerinde, 72 yaşında oldukları halde dâr-ı bekâya intikâl ettiler.

- - - - - - - -

Farklı bir kaynaktan derlenen biyografisi:

1888 (H.1306) senesinde Silistre'nin Ferhatlar köyünde doğdu. Son devir din âlim ve velîlerinden. Babası zamânın müderrislerinden Hâfız Osman Efendidir. Soyu Fâtih Sultan Mehmed Hanın 'Tuna Hani' olarak tâyin ettiği ve kendi kız kardeşi ile evlendirdiği Idris Beye dayanmaktadır.



Babası Osman Efendi tahsîlini İstanbul'da tamamladıktan sonra Silistre'ye giderek meşhûr Satırlı Medresesinde yıllarca müderrislik yaptı.

İlim ehli ve fazîlet sâhibi bir âileden dünyâya gelen Süleymân Hilmi Tunahan, ilk tahsîlini Silistre Rüşdiyesinde ve Silistre Satırlı Medresesinde yaptı. Bilâhare tahsîlini tamamlamak için İstanbul'a gelerek Sahn-i Semân (Fâtih) Medresesine kaydoldu.

Fâtih dersiâmlarından ve o devrin meşhûr âlimlerinden Bafralı Ahmed Hamdi Efendi (Büyük Hamdi Efendi)nin ders halkasına devâm etti. Zamânın usûlüne göre aklî ve naklî ilimleri tahsîl ettikten sonra 1916 senesinde Ahmed Hamdi Efendiden birincilikle icâzet, diploma aldı.

Daha sonra o zamanki tâbiri ile dersiâm (profesör) olarak yetişmek üzere Süleymâniye Câmii medreselerinden Medresetü'l-Mütehassisînin tefsîr ve hadîs kısmına devâm etti. Son derece parlak bir zekâya sâhip olan Süleymân Hilmi Tunahan, 1919 senesinde Medresetü'l-Mütehassisîn'den birincilikle mezûn oldu. Aynı yıllarda Medresetü'l-Kuzâti (Hukuk Fakültesini) da üstün bir derece ile bitirdi.

Böylece bir taraftan dersiâm diğer taraftan da kâdılık rütbelerine ulaşarak devrinin zâhirî ilimlerini tamamladı. Mezûniyetini müteâkip İstanbul'da dersiâm olarak vazîfeye başlayan Süleymân Hilmi Tunahan bir müddet sonra medreselerin kapatılması üzerine vâizliğe tâyin edildi. Uzun müddet İstanbul'un Sultanahmet, Süleymâniye, Yeni Câmi, Şehzâdebaşi ve Piyâle Paşa gibi büyük câmilerinde halka vâaz ederek insanlara İslâmiyetin emir ve yasaklarını anlattı.

Zâhirî ve bâtinî yönden yüksek derece sâhibi olan Süleymân Hilmi Tunahan, îtikâdda Ehl-i sünnet, amelde Hanefî mezhebine, tasavvufta Nakşibendiyye yoluna mensûb idi. Ehl-i sünnet vel-cemâate son derece bağlıydı. Kendisinden feyz alan talebeleri ile vâaz ve sohbetlerine devâm eden kimselere en büyük tavsiyesi; 'Ehl-i sünnet vel-cemâat' akîdesine ihlâs ve samîmiyetle bağlı olmalarıydı.

72 senelik ömrü boyunca İslâmiyetin emir ve yasaklarını öğrenmek, öğretmek ve insanlara anlatarak onların dünyâ ve âhiret saâdetine kavuşmalarina vesîle olan Süleymân Hilmi Tunahan 16 Eylül 1959 senesinde İstanbul'da Kısıklı'daki evinde vefât etti. Karacaahmet Kabristanlığına defnedildi.

Önceki
Önceki Konu:
Manfred Pohl
Sonraki
Sonraki Konu:
Edhem Eldem

Yapılan Yorumlar

Henüz kimse yorum yapmamış.

Bu sayfada yer alan bilgilerle ilgili sorularınızı sorabilir, eleştiri ve önerilerde bulunabilirsiniz. Yeni bilgiler ekleyerek sayfanın gelişmesine katkıda bulunabilirsiniz.

Yorum Yapın

Güvenlik Kodu
Popüler Sayfalar: