08/12/2009 20:17
(1798 Montpellier, Fransa - 1857 Paris, Fransa) Sosyoloji terimini ilk kez kullanan Fransız filozofu. 1798 yılında Fransa'nın Montpellier kentinde doğdu. Bir süre Katolik kilisesinde öğrenim gördü. Daha sonra, 1814'te Paris'teki Politeknik Okuluna kabul edildi. Ancak bu okulun sıkı kuralları, isyankâr yaradılışlı Comte'ye uygun değildi. Toplumsal konularla daha çok ilgilenen Comte, Napolyon'un işgalci politikasını eleştirerek cumhuriyetçileri destekliyordu. Başarılı bir öğrenci olmasına karşın, bir süre sonra okuldan ayrıldı. Tüm zamanını, o dönemde düzensiz ve toplumsal çalkantılarla dolu bir kent olan Paris'i dolaşarak geçiriyor, toplumsal olayların temel nedenlerini kavramaya çalışıyordu. Bu dönemde, özellikle felsefe ve tarihle ilgilendi. Özellikle Montesquieu, Condorcet, Turgot, Kant ve Hume gibi filozoflardan etkilenerek kendi düşüncesini geliştirdi. Çalışmaları daha çok akıl, bilgi ve toplum üzerine odaklanıyordu. Zamanla tüm bu ögeleri, bir sentezle bir araya getirdi. Comte'un asıl amacı, toplumda bir reform yaratarak yeni bir düzenleme yapılmasını sağlamaktı. Geliştirdiği yeni bilim dalının adı; olguculuk adıyla da bilinen pozitivizmdi. Yeni bir felsefi görüş olan pozitivizmin gerçekleştirilebilmesi için sosyoloji adını verdiği, toplumu konu edinen bir bilim dalının da oluşturulması gerekiyordu.

Comte, olguculuğu toplum sorunlarını çözmek için kesin ve kalıcı bir çözüm yolu olarak görüyordu. Comte'ye göre, bilimin tek amacı, olguları araştırmak ve varlıklar arasındaki kalıcı ilişkileri gözlemlemektir. Bu amaç, yalnızca deney ve gözlem yoluyla gerçekleştirilebilir. Deneysel yöntemle kazanılan bilgi pozitif bilgidir. Comte, insanların zihniyetlerinin değiştirilmesi ve toplumun yeniden düzenlenmesi için pozitif bilginin kullanılması gerektiğini belirtir.

Comte, toplumun statik yönüyle dinamik yönünü birbirinden ayırır. Statik yön; din, dil, mülkiyet gibi durağan niteliklerden oluşurken dinamik yön; düşünsel ilerleme gücüdür. Comte'ye göre tüm sistemin temeli dindir. Comte'nin yeni dininde yalnızca insanlığa inanılacak ve Tanrı'nın yerini insanlık, ermişlerin yerini de bilginler alacaktı. Böylece sorunların çözümünde bilimsellik ön plânda olacaktır. Comte'ye göre, tek insan diye bir şey olmayacak; insan kendi çıkarını değil, toplumun çıkarını düşünecektir.

Auguste Comte, Mayıs 1857'de yakalandığı soğuk algınlığından kurtulamayarak öldü. Üstün bir zekâ düzeyine sahip olan Comte, olguculuk hakkında çok sayıda kitap ve makale yayımlamıştır. "Olgusal Felsefe Dersleri" ve "Olgusal Siyasal Sistem" adlı yapıtları bunlardan bazılarıdır.

Önceki
Önceki Konu:
Com
Sonraki
Sonraki Konu:
Conrad, Joseph

Yapılan Yorumlar

Henüz kimse yorum yapmamış.

Bu sayfada yer alan bilgilerle ilgili sorularınızı sorabilir, eleştiri ve önerilerde bulunabilirsiniz. Yeni bilgiler ekleyerek sayfanın gelişmesine katkıda bulunabilirsiniz.

Yorum Yapın

Güvenlik Kodu