08/12/2009 20:18
Prof. Dr. Orhan Düzgüneş 1917 yılında İstanbul'da bir balıkçı köyü olan Rumeli Kavağı'ndı doğdu. Babası, Bulgaristan'ın başkenti Sofya'nın 120 km kuzeydoğusunda ve Tuna'nın kolu olan Osma Irmağı kıyısındaki Lofça'nın eşrafından ve İstanbul'dan Anadolu'ya silah ve cephane kaçırılması faaliyetlerine yadım etmiş olan polis memuru Aziz Efendidir. Annesi Gerede'lidir.

İlkokulu Gerede'de orta ve lise öğretimini parasız yatılı öğrenci olarak Kastamonu Lisesi'nde 1934 yılında, Fen kolundan pekiyi derece ile mezun olan Düzgüneş, yüksek öğrenimine Yüksek Ziraat Enstitüsü'nde 1934'de başlamış ve 1938 yılında birincilikle öğrenimini tamamlamıştır.

Bu üstün başarısı dolayısıyla, iki ay süre ile Tarım Bakanlığı tarafından Macaristan'a gönderilmiştir. Askerlik görevini 1938 yılında Cumhurbaşkanlığı Muhafız Alayında teğmen olarak bitirdikten sonra, aynı yıl Yüksek Ziraat Enstitüsü bünyesinde bulunan Zootekni Enstitüsü'nün asli asistanlık imtihanını kazanmış ve 1946'da pekiyi derece ile doktorasını tamamlamıştır. Aynı yılın sonunda Amerika Birleşik Devletlerine gederek, burada yapmış olduğu bir araştırma sebebiyle "Sigmaxi" adlı ilmi araştırmalar derneğine üye seçilmiştir. Yurda döndüğü 1950 yılında İngilizce'den Devlet lisan imtihanını kazanmış ve 1951'de doçentliğe yükselmiştir. 1953 yılında Avrupa Zootekni Federasyonu Hayvan Genetiği Çalışma Gurubu Türkiye temsilcisi seçilmiştir.

Amerika'ya 1955 yılında ikinci defa giden Düzgüneş, Nebraska ve Jowa Üniversitelerinde çalışmış, 1956'da yurda dönmüş ve 1957 yılında Profesör olmuştur.

Yurda döndükten sonra, Genetik, İstatistik ve Hayvan Islahı, Hacattepe Üniversitesi Tıp Fakültesi ile Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesinde iki yıl süre ile biyoistatistik derslerini okumuştur. Bu arada İskoçya'da ve Almanya'da incelemelere bulunmuştur.

Prof. Dr. Orhan Düzgüneş, 1968-1970 yılları arasında Ankara Üniversitesi Ziraat Fakültesi Dekanlığı yapmış, ayrıca Genetik Biyometri kürsüsü Kurucu Başkanlığı görevlerini de başa8ıyla yürütmüş, iki dönem Ziraat Mühendisleri Odası Başkanlığı, Türkiye Ziraat Mühendisleri Birliği Başkanlığı ve 1984'de de Ankara Üniversitesi Fen Bilimleri Enstitüsü Müdürlüğü görevlerinde bulunmuştur.

Amerika, İskoçya ve Almanya'dan başa, İsrail, İspanya, İtalya, Fransa ve Türk Cumhuriyetleri gibi ülkelere semahatlar yapmış ve bir çok bilimsel toplantıya katılmıştır.

Ülkücü Öğretim Üyeleri Ve Öğretmenler Sendikası Başkanlığı ve Ülkücü Öğretmenler ve Öğretim Üyeleri Derneği Başkanlığı yapan Prof. Dr. Düzgüneş, 1973 yılında Türk Ocakları Ankara Şubesi Başkalığı, 1974'de de Türk Ocakları Genel Başkanlığı'na seçilmiştin. Hamdullah Suphi Tanrıöver'den sonra en uzun süre, yirmi yıl, adı geçen tarihi kuruluşta Genel Başkanlık yapan Prof. Dr. Düzgüneş, 1994 yılında bu görevinden ayrılmış, ölünceye kadar Türk Ziraat Mühendisleri Birliği Vakfının Genel Başkanlığı görevini yürütmüştür.

1986 yılı Türkiye Bilimsel ve Teknik Araştırma Kurumu'nun "Hizmet Ödülü" Prof. Dr. Orhan Düzgüneş'e verilmiştir.

Prof. Dr. Düzgüneş, ayrıca Türk Biyologları Cemiyeti, Türk İstatistik Derneği, Sigmaxi, Amerikan Genetik Societiy, The Biometry Societiy ve Avrupa Zootekni Federasyonu Hayvan Genetiği Komisyonu gibi mesleki derneklerde ve kuruluşlarda üyeliklerde bulunmuş, Tarım Bakanlığı Hayvan Islah Komisyonunu Üyeliği, Milli Eğitim Bakanlığı Strateji ve Metot Komisyonu Üyeliği, Tarım bakanlığı Teknik Tavukçuluk Kuruluşu Üyeliği, Devlet İstatistik Enstitüsü Danışma Kurulu Üyeliği gibi görevleri de yürütmüştür.

Çok sayıda ilim adamının yetişmesine yardımcı olan Prof. Dr. Düzgüneş, konusuyla ilgili 14 kitap ve yüzün üzerinde makale ve araştırma yayınlamıştır.

Almanca ve İngilizce bilen Düzgüneş evli ve iki çocuk babası idi.

27 Haziran 1996'da Ankara'da bir kalp krizi sonucu vefat eden Düzgüneş, 28 Haziran 1996'da Ankara Karşıyaka mezarlığına defnedilmiştir.

KENDİ DİLİNDEN HAYATI

73 yaşındayım ve emekli bir profesörüm. Babam İstanbul'dan Anadolu'ya silah ve cephane kaçırılması faaliyetlerine yardım etmiş bir polis memuru idi. Annem Gerede'de doğup büyümüş, sonra İstanbul' a gelmiş ve babamla evlenmiş. 1917 yılında İstanbul Boğaziçi'nde bir balıkçı köyü olan Rumeli Kavağı'nda doğmuşum. İlkokulu Gerede'de 1928'de, liseyi Kastamonu'da 1934'te, Üniversiteyi de Ankara'da Ziraat Fakültesinde 1938'de bitirdim, hep birinci olarak. Yedek subaylıktan sonra mezun olduğum fakültenin Zootekni Enstitüsüne (o zamanlar bölüm ve kürsü deyimleri yoktu) stajyer asistan tayin edildim. İkinci cıhan harbi sırasında ikini defa askere çağrıldım. 1942'de ikinci sınıf asistan oldum. 1946'da doktoramı tamamlayıp birinci sınıf asistanlığa yükseltildim ve A.B.D. ne gönderildim. Kalifornia Üniversitesinde Genetik, istatistik ve Hayvan İslahının Genetik Esasları konularında çalıştım. Bir ilmi dergide yayınlanan araştırmamın beğenilmesi sonucu, Amerikan bilim adamlarının kuruluşu olan Sigma X isimli derneğe üye seçildim. Sonradan "Biometrics"derneğine de kabul edildim.

1950'de fakültemdeki görevime döndüm. 1951'de Doçent, 1957'de Profesör oldum. Bu arada Nebraska Üniversitesi ile fakültemizin yaptığı bir anlaşmadan yararlanarak bir yıl daha Amerika'da çalışma, bir yayın yapma ve kendi sahamızda bir numaralı otorite olan Profesör J.L.Lush'ın doktora derslerin takip etme imkanını buldum.

1941'de Almanca'dan, 1950'de İngilizce'den devlet lisan imtihanlarını kazandım. Ziraat Fakültesinde Genetik, İstatistik ve Hayvan İslahının Genetik Esasları derslerini başlattım. Bu derslerin müteaddit defalar basılan kitaplarını yazdım. Ankara ve Hacettepe Tıp Fakültelerinde Biyoistatistik dersi de benimle başlatıldı.

Ege Üniversitesi Ziraat Fakültesinin ilk yönetim kurulunda üyelik yaptım. 6 sene müddetle bu fakültede hayvan İslahı derslerini verdim ve Zootekni Kürsüsünü yönettim. Bu arada Ege Üniversitesinin Bilgisayar Merkezinin kurucusu ve yöneticisi olan Prof.Dr.Oğuz Manas'ın doktora çalışmalarını yönettim. Halen Üniversiteden ayrılmış olarak TKV ile çalışan Prof.Dr.Turgut Gönül'ün doktorası ve Doçentliği de benim nezaretimde yapıldı.

Atatürk Üniversitesinin ilk yıllarında 2 ay hizmet verdim.

Türkiye Bilimsel ve Teknik Araştırma Kurumunun (TÜBİTAK) faaliyete başladığı 1963 yılından itibaren 7 yıl süre ile mesleğimle ilgili araştırma grubunun yürütme komitesinde üyelik yaptım. Bu kurumun 1986 yılı Hizmet Ödülü'ne layık görüldüm.

1968'de fakülteme Dekan seçildim. Dekanlığım Üniversitelerimizde anarşinin başlayıp hızla büyüdüğü döneme rastladı. Bununla beraber, sonradan maalesef devam ettirilmeyen birçok yenilikler yaptım. Bu arada genetik ve biyometri kürsüsünün kurucu başkanlığına seçildim. Şimdi Ankara Üniversitesi Rektör Yardımcısı olan Prof.Dr.Tahsin Kesic, bu kürsüde Doçentliğini yaptıktan sonra kürsüyü ona devrettim. Ancak bu kürsü ile ilişkimi kesmedim. Aslında genetik ve biyometri benim yan konularımdır. Bu konularla iyi bir hayvan islahçısı olabilmek için ilgilendim. 1985'de yaş haddinden emekli olmadan önce, 1,5 yıl kadar A.Ü. Fen Bilimleri Enstitüsünü idare ettim.

Mesleki çalışmalarım arasında ders kitaplarından başka bir kısmı dış ülkelerde yayınlanmış araştırmalarım ve mesleki makale raporlarım da tatmin edici bir işgal ederler ise de A.B.D. inden getirdiğim yeni disiplinlerin (genetik, istatistikve islahın) öğrencilere ve genç araştırmacılara benimsetilmesi için daha fazla vakit harcadım. Uygulayıcı kuruluş olan Tarım Bakanlığına bağlı hayvancılık kurumlarında modern hayvan islahı metodlarının kullanılması ,ç,n adeta mücadele ettim. Bundan sadece o zamanki Ziraat İşleri Genel Müdürlüğünde muvaffak oldum. Bu genel Müdürlüğün hayvancılık konularında da faaliyet göstermeye başlaması için kanuni yollar buldum ve bu yollardan Türk Çiftçisine çok yararlı adımların atılmasına yardım ettim.Bunlardan biri, köy sığırcılığının islahı islahı için geliştirip uygulamaya koyduğumuz projedir. Bu, inek populasyonu 150'nin üğstünde olan köylerde boğa barınağı tesis etmek, aşımları burada yapmak ve bakıcısını eğiterek köyde buzağı büyütme, gebe ve doğurmuş ineklere bakım konularında rehberlik yapmasını sağlamak gibi çok faydalı bir çalışma idi. 6 yılda kapsamı 1100köye çıkarılan bu projenin askıya alınmış olması bence büyük bir hata olmuştur.

O zamanki Devlet Üretme Çiftliklerinde hayvancılık şubelerinin kurulmasında müessir oldum ve buralardaki hayvancılık faaliyetlerinin düzenlenmesine yardım ettim. Bu arada Malya Çiftliğinde Orta Anadolu şartlarına uygun Karamandan çok daha verimli yeni bir koyun ırkı geliştirdim.

Tavukçulukta dışa bağımlılıktan kurtulmak amacı ile Prof.Dr.Turgut Gönül ile geliştirdiğimiz projeyi kabul ettirerek bunun yumurtacı hibrit ebeveynleri geliştirme bölümünün koordinatörlüğünü üstlendim. Bu görevle ilgili olarak Ankara Tavukçuluk Enstitüsünde çeşitli yerli ebeveyn hatların elde edilmesini sağladım. Bakanlığın hayvancılık faaliyetlerini planlayan "İslahı Hayvanat" komisyonunda (ki son yıllarda ilga edilmiştir) Ziraat Fakültelerinin temsilcisi olarak 20 yıldan fazla üyelik yaptım.

Hayatımın bir kısmı da benim için çok değerli olan iki konudaki çalışmalarla geçti. Bunlardan biri Ziraat Mühendisliğinin yurt tarımını geliştirmede etkinliğini arttırmak ve en azından diğer mühenfislik dalları kadar önemli ve lüzumlu olduğunu ilgililere benimsetmek, diğeri de her seviyedeki öğretim ve eğitim müesseseleri için sağlam karakterli, bilgili, vatan ve millet sevgisi ile meşbu öğretim elemanlarının yetiştirilmesini ve istihdamını sağlamak.

Emekli olduğum tarihten bu yana mensup olduğum bölümün fakültenin ve üniversitenin teklifleri ile sözleşmeli olarak hocalığa devam etmekteyim.

1996'da kaybettik. Zootekni Camiasınca her zaman anılacak. Allah rahmet eylesin.

Önceki
Önceki Konu:
İsmail Güneş
Sonraki
Sonraki Konu:
Nihat Alayoğlu

Yapılan Yorumlar

Henüz kimse yorum yapmamış.

Bu sayfada yer alan bilgilerle ilgili sorularınızı sorabilir, eleştiri ve önerilerde bulunabilirsiniz. Yeni bilgiler ekleyerek sayfanın gelişmesine katkıda bulunabilirsiniz.

Yorum Yapın

Güvenlik Kodu