Dünya benzer benzeri çeker ilkesiyle işler. Dolayısıyla başınıza geleceklerle ilgili endişelenirseniz onların meydana gelme ihtimalini arttırırsınız. Temelde dışarıya ne iletirsek bunu tezahür ettiririz. Dolayısıyla şimdi zihninizin dolu olduğu şeyleri işlemelisiniz. Sonrasında ise hangi kısmının yararlı hangi kısmının yararsız olduğuna karar vermelisiniz. Yararsız kısımları atın ve yeni olan için yer ayırın. Eğer zihniniz saçmalıklarla doluysa yeni şeyleri içeri almak için ne denli çaba gösterseniz de başarısız olursunuz çünkü boş alan yoktur.
Zihninizin tıpkı bir bilgisayar belleği gibi olduğunu düşünün. Bellek bir kez dolduğunda tüm sistem yavaşlar çünkü her şey öyle tıka basa dolmuştur ki, kımıldayacak yer kalmaz. Zihinlerimize karmaşa hâkim olduğunda, dünyaya da karmaşa hâkim olacaktır. Şimdi arınma zamanı...
İlk önemli unsur, kendiniz hakkında doğru olduğunu bildiğiniz her şeyi yazmaktır. Peki yazdıklarınızın doğru olduğunu nasıl biliyorsunuz? Çünkü herkes size bunları söyledi. Bir de şu şekilde deneyin.
Annem şöyle der:
"Sen de tıpkı baban gibisin, çok sabırsızsın, çılgınlıklara tahammülün yok."
Kız arkadaşım şöyle der:
"Sen konuşulması kolay birisin, seninle bir arada olmak eğlenceli."
Bu listeyi tamamlamanız biraz zamanınızı alabilir çünkü yaşamınızdaki tüm önemli kişileri gözden geçirmeniz gerekir.
Bir kez listeyi bitirdiğinizde baştan sona tarayın ve hangilerinin faydalı hangilerinin faydasız olduğunu belirleyin. Faydalı derken, kendi muhteşem vizyonunuzu gerçekleştirmek için faydalı olanı kastediyorum. Hangi davranış ya da karakter özellikleri buna uymaktadır?
Yararlı olmayan yargılar söz konusu olduğunda, faydalı olmadıklarını kabul edin ve değiştirmek için ne yapmanız gerektiğine karar verin. Bu, davranışınızı değiştireceğiniz ya da yargısını dile getirdiğinde söz konusu kişiyle konuşacağınız anlamına gelebilir.
Unutmayın, siz neye inanırsanız o olursunuz. Dolayısıyla önem verdiğiniz biri size faydalı olmayacak şekilde yargılayarak konuşuyorsa, ister istemez üstünüzde negatif bir etki yaratacaktır. Eğer bu kimse sizi ve gerçekleştirmeye çalıştığınızı önemsiyorsa, sözlerinin sizde nasıl bir etki yarattığını kendisine sadece belirtmeniz yeterli olacaktır.
Örneğin her öfkelendiğinizde annenizin size, pek fazla düşünmeden. "Sen de tıpkı baban gibisin" dediğini gözünüzde canlandırın Aynı zamanda babanızın öfkeli biri olduğunu ve bunu kontrol etmekte zorlandığını düşünün. Bu öfkesi ona birkaç iş ve meslek edinme fırsatına mâl olmuştur. Çok daha fazla potansiyele sahipken kendisini tatmin etmeyen bir işle sınırlamıştır. Annenizin yorumlarını negatif olarak değerlendirmenin yanı sıra, kendi öfkenizi de kontrolünüzün dışında bir şey olarak görebilirsiniz.
Bu tuzağa düşmeyin!
Hakiki güç, herhangi bir duruma verdiğiniz tepkiyi aktif biçimde belirleme yeteneğidir.
İstediğiniz kişi olabilirsiniz, sizi sınırlayan ancak kendi inançlarınızdır. Annenizin size söylediğine sadece tepki vermek yerine, sakince (gerçekten canınız sıkıldıysa biraz uzaklasın ve sonra geri dönün) yaptığı yorumların son derece negatif olduğunu, yargılarının size hareket edecek alan bırakmayıp değişme fırsatı tanımadığını ve kendinizi geliştirmek için onun desteğini istediğinizi belirtin.
Bu zor görünse de oldukça işe yarar. Diğerlerine sözlerinin etkisini belirtmeniz onların nasıl davrandıkları üstüne durup düşünmelerine yol açacaktır.

Yapılan Yorumlar

Henüz kimse yorum yapmamış.

Bu sayfada yer alan bilgilerle ilgili sorularınızı sorabilir, eleştiri ve önerilerde bulunabilirsiniz. Yeni bilgiler ekleyerek sayfanın gelişmesine katkıda bulunabilirsiniz.

Yorum Yapın

Güvenlik Kodu
Popüler Sayfalar:
Son Ziyaretler: